Keloğlan ve Bilge Baykuş

Bir zamanlar, Keloğlan yine köyünün etrafında dolaşırken, ormanda kaybolmuş. Her yeri karış karış bilmesine rağmen, orman o gün ona farklı görünüyormuş. Ne yapsa yolunu bulamamış. Keloğlan, “Ah ne yapacağım şimdi?” diye düşünürken, bir ağacın dalında oturan yaşlı bir baykuş görmüş. Baykuş, bilge gözlerle Keloğlan’a bakmış ve konuşmuş: “Ne arıyorsun, ey Keloğlan?” Keloğlan şaşkınlıkla, “Yolumu bulamıyorum, […]


Dede Korkut ve Cesaretin Gerçek Anlamı

Bir zamanlar, geniş bozkırlarda bir oba yaşarmış. Bu obanın genç yiğitleri her gün at binip ok atar, kılıç kuşanırmış. Obanın en yiğit delikanlısı ise Alp Arslan adında cesur bir gençmiş. Alp Arslan’ın cesareti dillere destan olmuş, düşmanların bile adını duyduğunda korktuğu bir savaşçıymış. Bir gün, düşman obasından gelen bir haberci, Alp Arslan’a meydan okumuş. “Yiğitsen, […]


Dede Korkut ve Kayıp Irmağın Sırrı

Bir zamanlar, geniş bozkırların tam ortasında, sularıyla obalara hayat veren bir ırmak akarmış. Bu ırmak, hem hayvanları hem de toprağı besler, obanın bereket kaynağı olurmuş. Fakat bir gün, ırmağın suları birden kesilmiş. O günden sonra obanın hayvanları susuz kalmış, topraklar kurumuş. Halk, çaresiz bir şekilde Dede Korkut’a başvurmuş. “Dede, ırmağımız kurudu. Sularımız geri gelmezse obamız […]


Dede Korkut’un Öğüdü ve Yiğit Alp’in Sınavı

Vakti zamanında, Oğuz boylarının at koşturduğu, yiğitlerin mertçe savaştığı, obaların ise barış ve bereketle dolup taştığı bir dönemde, Dede Korkut adında bilge bir ozan yaşarmış. Dede Korkut, her biri yiğitliğiyle, ahlakıyla ve cesaretiyle ün salmış kahramanlara yol gösterir, öğütler verirmiş. Halk, onun anlattığı destanlardan güç alır, öğütlerini bir altın kadar değerli bulurmuş. Bir gün, Oğuz […]


Prenses Maris ve Denizler Altındaki Krallık

Bir varmış, bir yokmuş, denizlerin derinliklerinde büyüleyici bir sualtı krallığı varmış. Bu krallığın adı AquaMaris’miş ve krallığın en güzel yerinde, inci gibi parlayan bir saray yükselirmiş. Bu sarayın sahibi, Prenses Maris adında cesur ve bilge bir genç kızmış. Prenses Maris, AquaMaris’in deniz canlılarını, mercanlarını ve sularını korumakla görevliymiş. Her sabah erkenden uyanır, denizin en derin […]


Keloğlan ve Altın Kuyruklu Tilki

Bir varmış, bir yokmuş. Evvel zaman içinde, kalbur saman içinde, dağların eteklerinde küçük bir köyde yaşayan Keloğlan adında bir genç varmış. Keloğlan, çalışkan ama biraz tembel, saf ama kurnazlığı da bilen bir oğlanmış. Anasıyla birlikte yaşar, geçimlerini tarladan ve odun toplayarak sağlarlarmış. Ancak Keloğlan’ın gönlünde her zaman büyük maceralara atılmak yatarmış. Bir gün anası Keloğlan’a […]


Prenses Lila ve Renklerin Krallığı

Bir zamanlar, gökkuşağının renkleriyle bezeli, büyülü bir krallık vardı. Bu krallık, “Renklerin Krallığı” olarak biliniyordu. Krallık öyle güzeldi ki, dağları yeşilin en canlı tonlarıyla örtülmüş, nehirleri berrak mavi sulardan oluşmuştu. Ağaçların yaprakları, mevsimden mevsime değişen renklerle ışıldar, çiçekler ise kırmızının, morun, sarının en güzel tonlarını sergilerdi. Gökkuşağı, krallığın gökyüzünde daima asılı durur, insanlara mutluluk ve […]


Kayıp Yıldız ve Cesur Tavşan

Bir zamanlar, gökyüzünde parıldayan milyonlarca yıldız vardı. Bu yıldızlar arasında en parlak ve en dikkat çekeni ise Parıl adındaki bir yıldızdı. Parıl, her gece gökyüzünde en yüksek noktada parlayarak hem yeryüzünü aydınlatır hem de insanlara umut verirdi. Parıl’ın ışığı o kadar güçlüydü ki, gören herkesin içine huzur dolardı. Geceleri insanlar ona bakarak dilek tutar, onun […]


Verified by MonsterInsights