Lucy ve Zamanın Anahtarı

Bir zamanlar, büyük bir şehirde küçük bir kız çocuğu yaşarmış. Adı Lucy’ymiş ve Lucy her gün okula giderken, yolunun üzerindeki eski saatçi dükkânının önünden geçermiş. Dükkanın vitrininde asırlık, devasa bir saat asılı dururmuş ve her gün aynı saatte tıkır tıkır işlemeye devam edermiş. Ama Lucy, bu saate her baktığında tuhaf bir şey fark edermiş: Sanki […]


Çölün Kalbi ve Bilge Adam

Bir zamanlar, geniş çölün ortasında küçük bir köy varmış. Bu köyde, herkesin saygı duyduğu yaşlı bir bilge adam yaşarmış. Onun adı Hakim’miş ve çölün sırlarını herkesten iyi bilirmiş. Köylüler ona danışır, sorunlarını çözmek için tavsiye alırmış. Bir gün, köydeki genç bir adam olan Zahir, Hakim’i ziyarete gitmiş. Zahir, hayatında hep büyük bir başarı arayışı içindeymiş […]


Prenses Aria ve Kaybolan Melodi

Bir zamanlar, müzikle dolu bir krallıkta, Prenses Aria adında bir kız yaşarmış. Aria, krallığın en güzel sesiyle tanınır, her gün sarayın bahçelerinde şarkılar söylermiş. Onun şarkıları o kadar büyülüymüş ki, kuşlar bile şarkılarına eşlik eder, ağaçlar hafifçe dans edermiş. Fakat bir sabah, Aria’nın sesi kaybolmuş! Ne kadar denese de, tek bir nota bile çıkaramamış. Üzgün […]


Dede Korkut ve Cesaretin Gerçek Anlamı

Bir zamanlar, geniş bozkırlarda bir oba yaşarmış. Bu obanın genç yiğitleri her gün at binip ok atar, kılıç kuşanırmış. Obanın en yiğit delikanlısı ise Alp Arslan adında cesur bir gençmiş. Alp Arslan’ın cesareti dillere destan olmuş, düşmanların bile adını duyduğunda korktuğu bir savaşçıymış. Bir gün, düşman obasından gelen bir haberci, Alp Arslan’a meydan okumuş. “Yiğitsen, […]


Dede Korkut ve Kayıp Irmağın Sırrı

Bir zamanlar, geniş bozkırların tam ortasında, sularıyla obalara hayat veren bir ırmak akarmış. Bu ırmak, hem hayvanları hem de toprağı besler, obanın bereket kaynağı olurmuş. Fakat bir gün, ırmağın suları birden kesilmiş. O günden sonra obanın hayvanları susuz kalmış, topraklar kurumuş. Halk, çaresiz bir şekilde Dede Korkut’a başvurmuş. “Dede, ırmağımız kurudu. Sularımız geri gelmezse obamız […]


Ayışığındaki Gizemli Orman

Bir varmış, bir yokmuş, uzak diyarlarda Ayışığı Ormanı adında büyülü bir yer varmış. Bu orman, sadece geceleri canlanır ve yalnızca uykuya dalmak üzere olan çocukların rüyalarına yol gösterirmiş. Her gece, gökyüzünde ay parladığında, ormandaki ağaçlar altın yapraklarını hafifçe sallayıp büyülü bir ninni söylemeye başlarmış. Bu ninni, yumuşak rüzgarlarla ormandan geçer ve çocukların uykularına tatlı rüyalar […]


Uyku Adası’nın Sakin Rüzgarı

Bir zamanlar, denizin ortasında küçük ama büyülü bir ada varmış. Bu adanın adı Uyku Adası’ymış ve sadece uykuya dalmak isteyenlerin ulaşabildiği, sessiz ve huzur dolu bir yer olarak bilinirmiş. Ada, yumuşacık kumları, hafif esen rüzgarları ve masmavi gökyüzüyle herkesin rüyalarında görmek isteyeceği kadar güzelmiş. Adanın ortasında, yavaşça akan bir nehir varmış. Bu nehir, orada yaşayan […]


Derin Deniz’in Mavi Rüyası

Bir varmış, bir yokmuş, derin denizlerin altında saklı bir dünya varmış. Bu dünyanın adı Mavi Rüya Denizi’ymiş. Güneş battıktan sonra, deniz altındaki büyülü canlılar ortaya çıkar ve denizi ışıkla doldururmuş. Mavi Rüya Denizi, her gece uyumakta zorluk çeken çocuklara masmavi rüyalar göndermesiyle ün salmış. Bu denizin ortasında, suyun yüzeyinden parıldayan bir inci adasında, küçük bir […]


Dede Korkut’un Öğüdü ve Yiğit Alp’in Sınavı

Vakti zamanında, Oğuz boylarının at koşturduğu, yiğitlerin mertçe savaştığı, obaların ise barış ve bereketle dolup taştığı bir dönemde, Dede Korkut adında bilge bir ozan yaşarmış. Dede Korkut, her biri yiğitliğiyle, ahlakıyla ve cesaretiyle ün salmış kahramanlara yol gösterir, öğütler verirmiş. Halk, onun anlattığı destanlardan güç alır, öğütlerini bir altın kadar değerli bulurmuş. Bir gün, Oğuz […]


Verified by MonsterInsights